23 Ağustos 2011 Salı

Kadın olmak zor zanaat


Kadın olmak masallarda bile zor..
Ya 7 tane minicik adamla yaşarsın,
Ya kurbağa öpersin,
Ya en sevdiğin meyveden zehirlenirsin,
Ya kuleye kapatılırsın,
Ya saçlarını elin adamı tırmansın diye uzatırsın,
Ya gece 12'de külkedisine dönersin elbiselerin yırtılır..


En kötüsü; seni sadece ayak numarandan tanıyan SALAĞA aşık olursun....

22 Ağustos 2011 Pazartesi

Göksu'da Brunch, Ardından İKEA

Pazar günü, diğer günlerde olduğu gibi sabahın dördünde kalkılır çünkü; paşa uyanmıştır. Bir adet küçük erkek odasındaki beşiğin içinden alınır, anne ve babasının yatağının ortasındaki o boşluğa sıkıştırılır, sonra gün ağarana kadar, yüzünde bir cırmalama, saçında bir çekiştirme hissedip, anlamamazlıktan gelmeye çalışarak sabahı zor edersin. Bir ümit bir biberon ballı bisküvili süt hazırlayıp microdalgaya koyarsın o arada 30 sn daha uyursun, uyurkende odanın yolunu bulabilme yeteneğini kazanmış durumdasın, sütü getirirsin, biberonu görünce küçük erkek, ağzındaki emziği çıkarıp senin ağzına koyar ve biberona yapışır o süt bitene kadar ki 5 dk lık sürede azcık daha uyudun uyudun yoksa uyku faslı saat 5:30-6:00 sularında bitmiş ve oyun faslına geçme zamanı gelmiştir.
Oyuncaklarımızla oynadıkça keyfimiz yerine gelir, çünkü oyun artık iki kişilik olmuştur, sonunda anne iyice ayılmıştır. İlerleyen saatlerde babamızda kalkınca hazırlıklarımızı yapıp Göksu park'a brunch'a gittik, keyifli kahvaltımızın ardından göl'ün etrafında yürüyüş, ördeklerin karnını da doyurduktan sonra, İkea yollarına düştük.
...................





19 Ağustos 2011 Cuma

Ninni'yi duyarduymaz uyku moduna giren bebek


Tam zamanını hatırlayamıyorum ama Çağan'ın 9-10 aylık zamanları

Piyanist Oğlumun Değişik Zamanlardaki Çalışmaları


Nerden öğrendi hala anlayabilmiş değilim ama canımın içi oğlum, çalarken bir yandanda söylenmesi gerektiğini düşünüyor,

fakat ikisini bir arada yapamadığı için bazen çok sıkılıyor ve sinirleniyor.

18 Ağustos 2011 Perşembe

Oğlum İlk Defa Annesinin Ofisinde

Pazartesi günü, Doktorumuz Prof. Dr. Ömer Kalaycı ile olan randevumuz öğlen saat 12:30 da olunca, Çağan'ı kreşe bırakmak yerine ofise çalışmaya getirdim. ;))) Şaka bir yana öğlene kadar çok keyifli zaman geçirdik. Oğlum'un Atopik Dermatiti için hocamdan tavsiyeler aldık. Ankara'da yaşayanlar için tavsiye edebileceğimiz en iyilerden biridir. Ömer bey.

 Koltuğa da yakıştı.
Oğlum masanın arkasında olmayı sevdi. 

Yolculuk, onu hep istedim.

"Zaman tarafsız değil, o ya sevgili bir dost veya azılı bir düşmandır."
Ömrümü nerede tüketiyorum,
Gençliğimi nasıl harcıyorum,
Malımı nereden kazanıp, nereye sarfediyorum,
İlmimle nasıl vazife edebiliyorum.


12 Ağustos 2011 Cuma

Online Alışveriş


Online alışveriş, bir mal veya hizmeti internetten satma veya satın alma sürecidir.
Peki ama neden?
İnsanların, zamanı satın alabilmeleri söz konusu mudur?  İhtiyaç duyulan bir çok ürünü ya da hizmeti satın alabiliriz ama zamanı alamıyoruz. Hayat şartları, insanoğlunu ayakta kalabilmek ve ihtiyaçlarını karşılayabilmek için çok tempolu bir çalışma sürecine almıştır. İnsanlar ihtiyaçlarını karşılayabilmek için çalışmak ve kazanmak zorundalar, diğer yandan ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri için kendilerine kalan zaman ise çok kısıtlı.

İşverenseniz, çalışanlarınızın zamanını satın alabiliyorsunuz. ama çalışansanız kendi zamanınızı satın alamıyorsunuz. Bazen ihtiyaçlarımızı karşılamak günümüz şartlarında; saatler süren trafik, onlarca kişinin kuyrukta olduğu otobüs durakları, market kasalarındaki bekleyişler, hayatı çekilmez kılıyor.

İşte o noktada world wide web kurtarıcısı oluyor birçok kişinin.

Kitap, giysi, gıda, ev aletleri, oyuncak, donanım, yazılım, sağlık sigortası,..... ihtiyacınız her ne ise onlarca marka ve modelde bulabiliyorsunuz. Alışveriş merkezine git, onlarca mağaza gez, aradığın ürünü sonuncusunda bul, almak için ise kuyrukta bekle.

e-ticaret işte bütün bu prosesleri atlatabiliyor.

Bazı durumlarda, insanlar direk mağazaya giderek almayı tercih edebiliyorlar ama öyle olsa bile, onun arka planında eminim online mağazaları gezip ürünü tespit ettikten sonra direk mağazaya yönlenenlerde çok oluyordur.

İnternetten alışveriş yöntemlerini, ister kullanın, ister kullanmayın, şu var ki! internetten istediğiniz ürünü bulup yerinde almanızı sağlayan ve zamandan kazanmanızı sağlayanda yine busistemin bir parçasıdır.

İyi bir internet mağazaları müşterisiyim ve bugüne kadar hiç memnuniyetsizlik yaşamadım.
e-müşterilere selam olsun :))))


;) Mezun oldum

Ankara Ticaret Odası, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı’nın (KOBGEB) Girişimcilik Destek Programı kapsamında “Uygulamalı Girişimcilik” eğitimlerine 18 Temmuz'da başladı ve 90 girişimci adayı, 10 Ağustos'ta artık mezun olduk. Her ne kadar bir fotoğrafımız olmasada, Ato Başkanı Sn Salih Bezci'ye bir plaket takdim ettim ve bundan çok keyif aldım. Çok özel bir tören ile sertifikalarımızı aldık.

Bu eğitimleri almamızı sağlayan ve emeği geçen Kosgeb başkanı Sn. Mustafa Kaplan'a, Ato Başkanı Sn Salih Bezci'ye, Sn Gürkan Yılmaz'a, her sorumuza profesyonellerden cevap almamızı sağlayan ATO'nun bütün imkanlarını seferber eden Sn Elif Gökçelik'e, bütün bilgi birikimini ve tecrübelerini bizden esirgemeyen Evren Danışmanlıktan, Sn Ufuk Evren ve Sn Oğuz Aslan'a sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

60 saatlik, Uygulamalı girişimcilik temel eğitimi,
12 saatlik, Küçük işletmelerde insan kaynakları yönetimi, pazarlama ve markalaşma eğitimi.

Basından Haberler;

Bebekle Beraber Gelen Kilolar

Gebelik sürecinde, birçok anne adayının kendini koruyamadığı, çevre baskısı ve içerisinde bulunduğu psikolojik hassasiyetten, tuzağına düştüğü o kilolardan bahsediyoruz.  Fakat bütün bunlar diyet yapmak için uygun bir dönem olmadığından, yanlışlara düşülmemesi gerektiğini bilmek gerekir.

Kendinizi kontrol altına alamıyorsanız doğru olan gebelik sürecinde profesyonellerden, yeterli ve dengeli beslenme yardımı almak çünkü bu çevre baskısını büyük ölçüde engellemeyi sağlayabilir.

Gebelik öncesi, boy kilo dengesi normal olan birinin: 11-16 kg,
Gebelik öncesi, kilolu olan birinin: 7-11 kg,
Gebelik öncesi, zayıf olan birinin: ~18 kg'a kadar alabileceği söyleniyor.

Doğumun, Normal ya da Sezeryanla olması kiloların düşüş seyrini değiştiriyor, kimseye kalmıyor o kilolar ama hemende inmiyor, doğruya doğru bu kiloları bir ayda mı aldık, yaklaşık 40 haftada alınan bu kilolar yine onca uzun dönemde verilebiliyor, istisnai metabolizmalara sahip olanlar hariç.

Nasıl mı?
Metabolizması düzgün çalışan, gebelik sonrası sağlıklı beslenmeye dikkat eden ve günlük 1 saatlik yürüyüşlerle de destekleyenler, altı ay gibi kısa zamanda normale dönebiliyor.
Metabolizması yavaş çalışanların ise ekstra çaba sarf etmesi gerekli, hatta bu anlamda profesyonel yardım almakta fayda var.

Ben mi! ben işte o ağır kanlılardanım, doğum sonrası HipoTiroidi teşhisi koyulan ve tedavi gören bu süreçtede profesyonel yardım alarak zayıflamaya çalışanlardanım.

Gebelik esnasında; bana çok yardımcı olan sevgili diyetisyenim Bahar Demirkıran'a ve Gebelik sonrası yardımlarını hala aldığım değerli diyetisyenim Aylin Hasbay Büyükkaragöz'e sonsuz güvenim var ve Ankara'da yaşayan ve benim gibi kilolarını dert eden herkese, her iki danışmanımıda tavsiye etmekten çekinmiyorum.

"Kararlı olan yüreğin önünde hiçbir engel duramaz." Yıllar önce okuduğum bir kitapta buna benzer bir ifade vardı, ihtiyacım olduğu zamanlarda bana çok yardımcı olmuş ve motivasyonumu sağlamıştır.

Eğer bu yazıyı okuyorsanız, kilolarınızla alakalı sorunuz olduğunu düşünüyorum, motivasyon zamanı, kendinizi sevin dostlar, biz neleri başardık bu kilolardan mı kurtulamayacağız.

Bana  her zaman yazabilirsiniz, tecrübelerimi aktarmaktan sıkılmayacağımdan emin olabilirsiniz, bilgi paylaştıkça artar,

8 Ağustos 2011 Pazartesi

ATO-KOSGEB Girişimcilik Destek Programı

Ato'nun ilk defa düzenlediği, Kosgeb ile işbirliği çerçevesinde Girişimcilik Eğitimini tamamlamış bulunmaktayım. 10 Ağustos'ta sertifika törenimiz var. Çok keyifli geçen eğitim sürecinde bir çok arkadaş ve dost edindim. En önemlisi Girişimcinin neleri kesinlikle yapması gerektiği ve düşmemesi gereken yanlışlar hakkında da çok önemli bilgilere eriştim.
Mutluyum.



1 Ağustos 2011 Pazartesi

:)))

yaz der bir ses sen de yaz bu duvar beyaz
yaz ama kirletme yaz ki okuyan seni bulsun
yaz ki gelişi güzel olsun yaz ama güzel olsun
yaz seni anlatsın okumasa da sen yine yaz
yaz senin satırların olsun ama bencil olmasın
yaz mevsimleri de yaz kışı baharı yazı da yaz
yaz hem arkadaşça, dostça, sevgiyle, sevgiyi yaz
yaz durma geleni de gideni de senden sana yaz
yaz bitmez sen oldukça bu duvar olacak yaz,....